Önceki yazıda sayfa
tasarımının altın kurallarından söz ederken sayfadaki başlık dağılımının
sayfanın üst kısmından alt kısma doğru, “en önemliden daha az önemliye” olacak
şekilde sıralanması gerektiği üzerinde durmuştuk. Bu noktada bir soru ile
karşılaştık: Ancak kimi gazetelerde ürmanşette, manşetten daha küçük puntolarla
ve kimi zaman da çerçeve içinde birden fazla haberin yayımlandığını görüyoruz.
Bu uygulama yanlış mıdır?
Bu soruya verilebilecek ilk yanıt, her gazete tasarımını kendine
özgü doğru ve yanlışları olduğu ve bu bağlamda gazetenin genel uygulama
kuralları çerçevesinde doğru ya da yanlışların ortaya konulması gerektiğidir.
Ancak uygulama hakkında şunlar söylenebilir:
NORMALİN ÜZERİNDE BİR DURUM VAR MI?
Sayfa tasarımı gazeteciliğin sözsüz iletişim biçimidir. O
nedenle tasarıma ilişkin her bir unsur, belirli bir anlam taşır. Örneğin
haberin sayfanın neresinde ve hangi büyüklükte yayımlandığı onun önemliliğinin
bir göstergesidir. Gazetecilikte en önemli haber manşet haberdir. Ancak kimi
zaman manşetin de üzerinde öneme sahip haberler için sürmanşet uygulamasına
gidilir.
Bir gazete için en değerli alan olan sürmanşet; yani sayfanın en
üst kısmı, gazetenin logosu da alta alınarak bir haber için ayrılıyorsa,
“ortada normalin üstünde bir durum var” demektir. Başka bir deyişle, sıradan ya
da normal günlerde sürmanşet uygulaması yapmayan bir gazetenin, olağanüstü bir
durumda sürmanşete bir haber koyması, bu haberin “normalin üzerinde” önemde
olduğuna işaret eder.
Kimi zaman da sayfayı hazırlayanlar iki haberi de manşet
olabilecek önemlilikte değerlendirir. Ancak bunlardan birisi manşet
atılabileceğine göre, birisi diğerine oranla daha önemli kabul edilerek
sürmanşete konulabilir. Bu durumda da gündemin oldukça yoğun ve önemli
haberlerin fazla olduğu anlaşılır. Ancak sürmanşet haber her zaman daha önemli
haber demektir.
TASARIM ÖZELLİĞİ Mİ?
Ancak kimi gazetelerde haberin önemlilik derecesine dikkat
edilmeden logonun üzerinde, sağında ya da solunda haberlere ya da haber
anonslarına yer verilmektedir.
Burada önemli olan, bu durumun o gazete için bir kişilik ya da
tasarım özelliği taşıyıp taşımadığını tespit etmektir. Kimi gazetelerde
sürmanşet haber uygulaması, bir tasarım ya da kişilik unsuru olarak tanımlanmış
olabilir. Başka bir deyişle gazete bunu her zaman yapıyorsa, bunun “bilinçli”
bir uygulama olduğu ve bu anlamda kendi beğeni ve estetik anlayışı
çerçevesinde, gazetenin kimliğine göre yanlış olmadığı söylenebilir.
Ancak gelişigüzel ya da herhangi bir önemlilik gözetmeden
gazetenin manşet ya da sürmanşet alanlarını kullanmak genel olarak “alışıldık”
ve “beklendik” bir durum değildir. Aslında sürmanşete, sürmanşetlik önem
taşımayan haberleri koymak da “alışıldık” bir durum olmamakla birlikte, son
zamanlarda giderek yaygınlaşan bir uygulamadır.
YOZLAŞMA VAR MI?
Eskiden sekiz (dokuz) sütuna manşet atılan bir haber olduğunda
“çok önemli” ya da “normalin üzerinde öneme sahip” bir durum olduğu
anlaşılırken, günümüzde gazetelerin önemli ölçüde bu anlamı “yozlaştırdıkları”
savunulan bir görüştür. Sıradan haberlerin dahi sekiz (dokuz) sütuna manşet
atılması, tasarımcılar arasında “savaş çıksa, artık sayfayı yan mı
kullanacaklar?” sorusunu gündeme getirmiştir.
Çünkü normal algılamada haber ne kadar büyükse, başlık da o
kadar büyük olmalıdır. “Sıradan haberler sekiz sütuna manşet atılırsa, savaş
haberi kaç sütuna, hangi büyüklükte verilecektir” sorusu önemli bir
eleştiridir.
Gazetelerin promosyon savaşına başladığı 1990’lı yılların
başlarında sürmanşet alanının bu promosyonların ilanları için ayrılması
“alışıldık” bulunmamış ve kimi deneyimli gazete tasarımcıları tarafından “okura
saygısızlık” şeklinde eleştirilmiştir. Ancak bugün gelinen noktada sürmanşet
alanının bu tür ilanlar için kullanılması neredeyse kanıksanmıştır. Bu uygulama
doğru mudur? Sanıyorum en doğru kararı verecek ve son sözü söyleyecek olan
beğenmediği gazeteyi almayacak olan okurdur. Okurun kararına bakarak neyin
beğenildiği ve neyin beğenilmediği söylenebilir.
Sonuç olarak sayfa tasarımında sürmanşete hangi haberin
konulduğu, hangi haberin hangi büyüklükte başlıklarla verildiği önem taşır.
Tasarımcının da okuyucunun zihnindeki bu önemlilik algılamasını bilerek ona
göre uygulamada bulunması uygun olacaktır. Ancak uygulamada farklı amaç ve
beğenilerle farklı uygulamalara gidiliyorsa bunları da “kendi iddiası
çerçevesinde” değerlendirmek gerekir.
11.05.2007